Merkez Bankası Kripto İle İlgili Uyarı Yayınladı

İçerik

Uluslararası Ödemeler Bankası’nın (BIS) yakın tarihli bir raporu , gelişmekte olan piyasa ekonomilerindeki (EME’ler) kripto varlıklarının cazibesine ilişkin endişeleri artırıyor.

Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter ve İnstagram kanalımızdan takip edebilirsiniz

Bu dijital varlıklar, ekonomik ödeme çözümleri, finansal sisteme açılan kapılar ve hatta aşırı enflasyon veya döviz kuru oynaklığıyla boğuşan ülkelerde ulusal para birimlerine alternatif olarak destekleniyor. Ancak BIS, kripto varlıklarının bu ekonomilerdeki finansal riskleri hafifletmek yerine daha da kötüleştirebileceğini öne sürüyor.

Rapor, risk ve düzenleme konularında bu varlıkların tıpkı geleneksel varlıklar gibi incelenmesi gerektiğini öne sürüyor.

Bulgular, Amerika’daki BIS üyesi merkez bankalarının Finansal İstikrar Danışma Grubu (CGDFS) kapsamında başlatılan kapsamlı işbirlikçi çalışmalarından elde edildi. Bu çabaya Arjantin, Brezilya, Kanada ve ABD gibi ülkelerden merkez bankaları katıldı ve BIS’in Amerika Ofisi bu çalışmaya öncülük etti.

Çoklu riskler

Ayrıntılara bakıldığında BIS raporu, kripto varlıklarıyla ilişkili birden fazla riski tanımlıyor. Örneğin likidite riski, büyük borsalarda merkezi ticaret, istikrarsız madeni para rezervleri, yatırımcı akınlarına duyarlılık ve “ölçeklenebilirlik üçlemi” ile bağlantılı operasyonel kısıtlamalar gibi zayıflıklar nedeniyle artıyor.

Çalışma ayrıca kripto varlık fiyatlarındaki oynaklık ve şeffaflık eksikliğinden kaynaklanan piyasa risklerini de özetlemektedir. Doğrudan piyasa riski, Bitcoin gibi kripto varlıklarının tutulmasıyla ilişkilendirilir . Zayıf yönetişim, sınırlı yatırımcı koruması ve alandaki bazı aktörlerin kullandığı aşırı kaldıraçla ilgili endişeler nedeniyle kredi riskleri de öne çıkıyor. Dikkate değer bir nokta, bankaların aracılıktan çekilmesinin potansiyel riskiydi. Banka mevduatlarından özel olarak ihraç edilen dijital varlıklara önemli bir geçiş, bankaların kredi kolaylaştırmasını aksatabilir.

Dengeli yaklaşım

Raporda düzenlemeye dengeli bir yaklaşımın önemi vurgulanıyor. Açık yasaklar veya kısıtlayıcı düzenlemeler bu faaliyetleri yer altına itebilir ve sektörün sorumlu paydaşlarını etkilemeyi daha da zorlaştırabilir. Yeni yenilikler yalnızca geleneksel sistemlerden farklı oldukları için “riskli” olarak göz ardı edilmemelidir. Bunun yerine rapor, finansal sistemleri iyileştirmek için teknoloji ve inovasyondan yararlanmayı savunuyor.